Afrika'da bir sonraki darbenin nerede olacağını söylemek mümkün olmasa da birçok ülkenin yönetişim sistemindeki eksiklikler hangi devletlerin risk altında olduğuna dair bir ipucu vermektedir.
Kıyıdan kıyıya uzanan ve iktidarı zorla ele geçiren liderler tarafından yönetilen bir Afrika ülkeleri zinciri, dünya üzerindeki en uzun askeri yönetim koridoru haline gelmiş durumdadır. Batı Afrika ülkesi Nijer'de ordunun yönetime el koyması, Afrika'nın batıda Gine'den doğuda Sudan'a kadar uzanan darbe zincirini tamamladı.
Sahra'nın güneyindeki bütün bir bölgede son üç yıl içinde anayasaya aykırı olsa da başarılı hükümet devrimleri yaşandı ve hem demokratik yollarla seçilmiş başkanlar hem de kokuşmuş aile hanedanları yönetimden uzaklaştırıldı.
Birleşmiş Milletler raporuna göre, 1952'den bu yana Afrika'da 98 başarılı darbe gerçekleşti. Orta Florida Üniversitesi'nde görevli bir profesör olan Jonathan Powell, en fazla darbenin Sudan'da gerçekleştiğini belirtirken en son 2021'deki darbe de bir askeri çekişmenin tohumları atmıştı ve sonunda büyük çaplı savaşa dönüştü.
Afrika'da Bir Sonraki Darbe Nerede Olacak?
Afrika'da bir sonraki darbenin nerede olacağını söylemek mümkün olmasa da, birçok ülkenin hükümet yapılarındaki eksiklikler hangi devletlerin risk altında olduğuna dair bir ipucu vermektedir.
Birçok Afrika ülkesinde otoriter yönetime demokratik bir kılıf uydurma çabası olarak görülen göstermelik seçimlerin yapılması, askeri ve siyasi elitlerin anayasaya aykırı hükümet değişikliklerini alternatif olarak değerlendirmeleri için verimli bir zemin oluşturmaktadır.
Ayrıca, kamuoyundaki hoşnutsuzluk göz önüne alındığında, eylemlerine karşı muhtemelen az dirençle karşılaşacaklarını fark etmektedirler. Bu mesajın giderek kabul görmeye başladığına dair işaretler var. Bazı güçsüz liderler, askeri üst düzey yönetimlerinde önemli değişiklikler yapmış, Birçok kurum "iktidardakilere olan bağlılık konusunda yeniden sadakatlerini bildirdiler, sürekli olarak devrilmekten endişe duyanların bu tür önleyici hamleler pek çok kişi tarafından totaliter liderlerin rejimlerini darbelere karşı korumayı amaçladıklarının bir işareti olarak görülmektedir.
Bu durum, darbelere karşı tepkilerini net bir şekilde ortaya koyan ve darbeleri siyasi sistemlere demokratik olmayan müdahaleler olarak kınayan çeşitli bölgesel ve uluslararası kuruluşlar tarafından da pekiştirilmiştir.
Afrika Birliği (AB), anayasal değişiklikler nedeniyle ülkeleri eşzamanlı olarak askıya aldı ve sivil hukuk yönetimine geri dönüş yapılmasını talep etti. Ancak, darbeleri caydıracak yaptırım mekanizmalarının olmayışı ve darbe sonrası tepkilerin genellikle demokratik seçim talebiyle sonuçlanması, bu tür tepkilerin istemeden de olsa isyancıların eylemlerini meşrulaştırdığı ve demokratik performansın düşmeye devam ettiği şeklinde değerlendirilmektedir. Listeye eklenen her ülke, Afrika'da demokrasinin gelişmesinin giderek zayıfladığının bir başka göstergesidir.
Vatandaşlar Darbecileri Neden Kutluyor?
Her ne kadar Afrikalı liderler, on yıllar boyunca zorluklarla kaydedilen ilerleme ve başarılı gelişmelerin ellerinden kayıp gittiğini söyledikleri bir kıtada demokrasiye vurulan darbe konusunda endişelerini dile getirseler de her başarılı darbe sonrasında vatandaşların isyancıları överek kutlama yaptıklarını görüyoruz.
Seçimleri ezici bir zaferle kazanan liderlerin devrilmesinin ardından yapılan sokak kutlamalarını demokrasinin Afrika değerleriyle bağdaşmadığı şeklinde yorumlamak cazip gelse de görüştüğümüz pek çok kişiye göre vatandaşlar demokrasiye olan inançlarını kaybetmiş değiller ve askeri yönetim altında yaşamayı arzu etmezler.
Vatandaşlar askeri müdahaleleri kutlamaları, vaatlerini yerine getirmekte başarısız olan demokratik yollarla seçilen yöneticilerin performanslarından duydukları hayal kırıklığının bir ifadesidir.
Vatandaşlar, isyancıların daha etkili bir sivil yönetime yol açacağı umuduyla kutlama yaparlar, ki bu, siyasi sınıfın ülkelerindeki ekonomik zorluklar ve güvenlik ile siyasi istikrarsızlıklara cevap verme konusundaki uzun süreli başarısızlık şablonuna uymaktadır.
İnsanlar, hileli bir seçimin düzeltilmesi için anayasal yollar bulunmasına karşın, bir darbenin düzeltilmesi için hiçbir yol bulunmadığının bilicindedir ve bu sebeple demokrasi, henüz idrak edilemediği ülkelerde dahi tercih edilen yönetim sistemi olmaya devam etmektedir.
Bunun başlıca nedeni askeri rejimlerin insan haklarını ihlal etme ve ekonomik durağanlığa öncülük etme konusunda kabarık bir sicile sahip olmalarıdır.
Darbeciler de kendi demokratik sistemlerinin altını oymanın kabul edilemez olduğunun farkındadır, bu nedenle onlar hukukun üstünlüğünü yeniden tesis etme ve daha güçlü demokratik sistemler kurma niyetinde olduklarını ima ettiklerini duyarsınız.
Fransız Karşıtı Söylemler
Afrika'da darbelerle devrilen hükümetlerin çoğu bir zamanlar Fransız sömürgesi olan ülkelerdi. Son yıllarda gittikçe artan Fransız karşıtı açıkça belirginleşmeye başlamış, bu da vatandaşların darbelere zemin hazırlayan protesto gösterilerine yol açmıştır. Seçilmiş hükümetin ulusal güvenlik durumunu yönetme biçimi ve başlangıçta memnuniyetle karşılanan Fransız askerlerinin Batı Afrika'nın Sahel bölgesinde faaliyet gösterdiğine inanılan İşid ve El-Kaide ile bağlantılı isyanlarla mücadelede yetersiz kaldığı kanaati hayal kırıklığı yaratmaktadır.
Ekonomi ve Barış Enstitüsü tarafından her yıl yayınlanan Küresel Terörizm Endeksi'ne göre, Fransa'nın terör örgütlere karşı yürüttüğü on yılı aşkın operasyonlar sırasında Sahel, Orta Doğu ve Güney Asya'yı geride bırakarak terör örgütlerin küresel merkez üssü haline geldi ve 2007'de yüzde 1 olan ölüm oranı 2022'de 6.701'e çıkarak yüzde 43'e ulaştı. Mali, Burkina Faso ve Nijer'deki darbeciler, yükselen bir Fransa karşıtı dalga üzerinde iktidara geldi.
Analistler, geçen yıl siyasi huzursuzluklara sahne olan Senegal'de ve cumhurbaşkanının Paris'in müttefiki olduğu Fildişi Sahili'nde Fransız etkisine karşı duyulan hoşnutsuzluğun isyancılar için motive edici bir faktör olabileceğini söylemektedir.
Sonuç
Doğası gereği nispeten şiddet içermeyen, hızlı ve halk arasında coşkuyla karşılanan, kan dökülen eski darbelerden önemli ölçüde farklı olan darbe eğilimi ve değişen dinamikleri, buna uygun bir yaklaşım gerektirmektedir. Meseleyi değişen tezahürlerine uygun olarak ele almadan, daha fazla yayılma olasılığı kaçınılmazdır
Kaynakça
Sahel (2022), Fırsatlar Ülkesi, https:// www.un.org/africarenewal/sahel
Afro barometre (2016), Afrikalılar hala demokrasi istiyor mu? https://www. afrobarometer.org
Ake, (1993), Afrika Demokrasisinin Benzersiz Durumu
Arbatlı, E, etal, (2017) Askeri darbe davranışının uluslararası belirleyicileri
Beetham, D. (1994), Conditions for Democratic Consolidation, Review of African Political Economy
Mampilly, Z. ve diğerleri, (2015), Afrika Ayaklanıyor: Popüler Protesto ve Siyasi Değişim.
Bratton, M. ve diğerleri, (1997), Afrika'da Demokratik Deneyler: Karşılaştırmalı Perspektifte Rejim Geçişleri.
Cheeseman, N. (2010), Değişim Aracı Olarak Afrika Seçimleri
CISSM (2021), Afrika'nın Darbeleri ve Dış Aktörlerin Rolü
Collier, R. (1999), Demokrasiye Giden Yollar
Degaut, M. (2017), Kışla Dışında: Demokratik Devrimlerde Ordunun Rolü
Delasnerie, S. ve diğerleri, (2004), Jeolojik bir skandalı ekonomik bir mucizeye dönüştürmek
Dersso, S. A. (2016), Afrika'da Anayasaya Aykırı Hükümet Değişiklikleri ve Anayasaya Aykırı Uygulamalar
Derrso, S. A. (2019), Afrika Birliği normlarında halk ayaklanmalarının statüsü ve meşruiyeti
Comments