Afrika ve Teknoloji İlerlemesi

Kapsayıcı Teknolojiye Dayalı Küresel Ekonomik Düzen Afrika'nın Büyümesine Yardımcı Oluyor

Miladi takvimin dönümünden bu yana geçen birkaç on yıl içinde, teknolojideki ilerlemeler ve bu teknolojilerin hem yapıcı hem de yıkıcı şekillerde kullanımı devrim niteliğinde bir farklılık göstermektedir. Ancak bu ilerlemenin dikkat çeken bir yönü, tüm gezegeni ileriye taşıyabilme yeteneğidir. Afrika ya da Asya, Batı ya da Doğu fark etmeksizin teknoloji her yerde mevcuttur.

Bu analizde tartışılan belirgin bir gerçeği vurgulamak gerekirse, Afrika’nın teknoloji alanında dünyanın geri kalanıyla proaktif bir şekilde etkileşimde bulunduğu ve bu alanda ne geride kaldığı ne de geciktiği görülmektedir. Afrika’nın teknoloji alanında takdire şayan bir ilerleme sergilemesini sağlayan ve bunu açıklayan iki kilit, birbiriyle bağlantılı iki faktör bulunmaktadır: Genç nüfus potansiyeli (Y Kuşağı, Z Kuşağı ve Milenyum nesli) ile teknolojilerin genç dostu doğası. Ancak öncelikle, Soğuk Savaş’ın sona ermesinden bu yana teknoloji merkezli siyasi-ekonomik küresel düzenin dünyayı nasıl dönüştürdüğüne vurgu yapmak gerekmektedir.

Yazılım Destekli Teknoloji Çağında Dünyamız Gerçekten Ne Kadar Farklı?

Soğuk Savaş sonrası dönemde dünyanın en uzun barış süreçlerinden birini yaşamaya devam etmesiyle birlikte, insanlık ekonomi ve toplumda eşi benzeri görülmemiş yenilikler gösteren hızla değişen bir teknoloji çağına tanıklık etmektedir. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Dijital İşbirliği Yüksek Düzey Paneli’nin raporu, düşük maliyetli bilgi işlem, internet ve mobil bağlantı gibi teknolojik gelişmelerin getirdiği hızlanan değişimle yaşadığımız dönemin önemini ortaya koymaktadır.

Soğuk Savaş, ideolojik olarak bölünmüş bir dünyayı geride bırakarak yerleşik barışçıl bir siyasi atmosferden faydalanan ve teknolojiyi yenilikçi bir şekilde kullanarak üretimde fazlalık yaratan bir neslin çağına kapı açmıştır. Daha da önemlisi, dünya çapında insanlar, toplumlar ve pazarlar (büyük ölçüde zenginlerin kontrolünde olan yoksul ve zengin ayrımına rağmen) siyasetçilerin aracılığı olmadan kolay ve özerk bir şekilde bağlantı kurabilmiştir. Böylece teknolojinin varoluşuna dair temel varsayım olan maliyetleri azaltmak ve verimliliği artırmak, eşi benzeri görülmemiş bir düzeyde gerçekleşmiştir.

Son birkaç on yıl boyunca teknolojik ilerlemeler, dünya çapında geleneksel ekonomik kalkınma modellerini, iş süreçlerini ve üretim modellerini yeniden şekillendirerek değiştirmektedir. Çin, teknolojik ilerleme ve yeniliklere bağlı sürdürülebilir ve yukarı yönlü bir ekonomik kalkınmayı temsil eden dikkate değer bir örnek teşkil etmektedir. Daha da önemlisi, araştırmacılar Kore, Tayvan ve Singapur gibi ülkelerin son birkaç on yılda teknolojileri üretim süreçlerinde edinmeleri ve etkili bir şekilde kullanmaları sayesinde kayda değer ekonomik gelişmeler gösterdiğini ortaya koymuştur. Buna ek olarak, Avrupa ve Afrika'yı kapsayan ve kıtaların son dört ila beş -on yılda- elde ettiği ekonomik büyümeyi inceleyen bir dizi araştırma, teknolojik ilerlemenin ve bu ilerlemenin getirdiği önemli yansımaların temel katkı sağladığını belirtmiştir. Bu bulgular, teknolojik ilerlemenin uzun vadeli küresel ekonomik büyüme için kritik olduğunu da vurgulamaktadır.

Ampirik olarak analiz edilen araştırma çalışmalarından elde edilen veriler de bu ifadeleri desteklemektedir. Örneğin; üç -on yıllık- bir süre boyunca ortalama %4,64 GSYH büyüme oranına sahip 72 ülkenin ekonomik büyümesini analiz eden bir çalışma, teknolojik ilerlemenin lider bir rol oynadığını ortaya koymuştur.

Hızla Değişen Teknoloji Dünyasında Afrika’nın Yeri

Afrika ulusunun, küresel düzeyde eşit bir etkileşim temposunda konuşabileceği alanlardan biri, teknolojidir, bu alanın kıtada yaygın ve bütünleşik bir şekilde kullanımı dikkat çekicidir. Sermaye, toprak ve emek gibi geleneksel büyüme faktörlerinden farklı olarak, teknolojik ilerlemelerle yönlendirilen Afrika’nın modern ekonomisi, genç nüfusun oynadığı öncü rol sayesinde dönüşümsel etkiler göstermektedir. Afrika, teknolojilerin ilerletilmesi ve kullanılmasının ülkenin ekonomik refahını sürdürülebilir kılmadaki önemini kavramış durumdadır. Bu nedenle, Afrika Birliği’nin 2063 Gündemi’ne teknolojiyi, uzun vadeli kalkınma hedeflerinin temel itici güçlerinden biri olarak dahil etmiştir.

Teknolojik ilerlemelerin etkisiyle, Afrika ekonomisi son yirmi yılda geleneksel tarım ve maden çıkarma sektörlerinden teknolojiyle yönlendirilen hizmetlere doğru kayda değer bir yapısal değişim geçirmiştir. Bu dönüşüm, kıtanın genel ekonomik büyümesine katkıda bulunarak Afrika’yı küresel düzeyde olumlu bir şekilde dünya GSYH’sını etkileyecek bir konuma getirmiştir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 79. oturumunda uzmanlar tarafından sunulan bir rapor bu durumu sayısal verilerle ortaya koymaktadır. Araştırma bulgularına göre, 2030 yılı itibarıyla Afrika’nın teknolojiye dayalı olarak küresel ekonomiye katkısı %8’e ulaşacak ve bu durum, hızla değişen teknoloji dünyasında Afrika’nın cesur ve benzeri görülmemiş bir varlık göstermesini sağlayacaktır. Teknolojinin genç dostu doğası ve kıtanın sahip olduğu genç nüfus sayesinde, bu dönüşüm Afrika’nın geleceğini öngörülebilir bir dönem boyunca sürdürülebilir bir şekilde önemli ölçüde iyileştirecektir.

Genç Liderliğinde Ekonomik Büyüme ve Genç Dostu Teknoloji

Günümüz teknoloji çağının başlangıcı, bağımsızlık sonrası onlarca yıl boyunca süregelen insan kaynaklı siyasi-ekonomik dengesizlikten muzdarip olan Afrika için dönüşümsel bir fırsat sunmuştur. Eski siyasi güçlerin hala kıtanın geleceğini etkilediği ve kontrol ettiği pek çok şey değişmeden kalmış olsa da, Afrika, genç odaklı ekonomik büyüme ve genç dostu teknolojilerin büyük desteğiyle işaretlenen kayda değer bir dönüşüm sürecinde ilerlemektedir. Bu bağlamda, Afrika ve teknolojik ilerleme birbiriyle iç içedir ve teknoloji, Afrika’nın ekonomik büyüme elde etmesine yardımcı olmaktadır. Aşağıdaki bağlantılı kısa açıklamalar bu durumu öne çıkarmaktadır.

Kıtalar boyunca yaygın olan çağdaş teknoloji, Afrika’nın geniş genç nüfusunun doğuşuyla neredeyse eşzamanlıdır. Soğuk Savaş öncesi nesilden farklı olarak, Afrika uluslarının genç kuşağı, çatışmaların hakim olduğu ancak teknolojinin de ulaşılabilir olduğu bir ortamda büyümüştür. Teknolojiye aşina bu genç nesil, Afrika nüfusunun en büyük bölümünü oluşturmakta ve dünyanın genç nüfusuna liderlik etmektedir. İnsanlık, yaşlı bir dünyada genç bir Afrika ile deneyim kazanmaktadır ve dünya giderek daha "Afrikalı" bir hale gelmektedir.

Günümüzde büyük ölçüde teknolojiyle işleyen çağdaş üretim tarzı, genç nüfusu gerektirdiği için dünya, genç liderliğinde bir ekonominin yakın gelecekte statükoya dönüşeceğini kabul etmektedir. Dünya Bankası verilerine göre, Afrika, her yıl iş gücüne katılan 20 milyondan fazla üretken iş gücüyle küresel iş gücü pazarında en büyük paya sahiptir. Afrika’daki genç nüfus patlaması, teknoloji patlamasının da yaşandığı aynı zaman dilimine denk geldiği için kıtanın geleceğini daha iyi bir hale getirmek üzere şekillenmektedir. Teknolojinin agresif bir şekilde kullanılmasıyla sağlanan kalıcı ve kapsayıcı bir ekonomik değişim için, Afrika liderleri ve daha geniş toplum, genç iş gücünü güçlendirmelidir. Bu güçlendirme çabaları, gençleri, hem Afrika’da hem de ötesinde genç dostu teknolojilerle yönlendirilen ve böylece öngörülen ekonomik büyümenin motoru haline getirecektir.

Son dönemdeki teknolojik yenilikler neredeyse tamamen genç dostudur. Bu nedenle, gençler genellikle teknolojik ilerlemelerin ön saflarında yer almaktadır. Gençler, teknolojilere alışabilir, özelleştirebilir ve yeniden yenilik yapabilir. Bu durum, eşi benzeri görülmemiş bir yenilik ve yaratıcılık dalgası ortaya çıkarmaktadır. Afrika’nın sürdürülebilir ekonomik büyüme arayışını gerçekleştirme çabaları doğrultusunda, Afrikalı gençler, teknolojiyi demokrasileri teşvik etmek ve iyi yönetişimi geliştirmek için bir araç olarak aktif bir şekilde kullanmaktadır.

Sonuç

Günümüz küresel ekonomik düzenine ilişkin geleneksel anlayış, teknolojinin önümüzdeki yıllarda büyümeyi şekillendirmeye devam edeceği yönündedir. Afrika’nın çağdaş teknolojiyle etkileşimi, teknolojinin kıtanın yoksulluğu azaltma çabaları başta olmak üzere ekonomik kalkınmalar üzerindeki önemi açısından umut vericidir. Teknoloji, önümüzdeki yıllarda hem küresel hem de kıtasal düzeyde ekonomik gelişmeleri şekillendirmeye devam ederken, Afrika’nın gelişen teknolojileri benimseme ve teknoloji odaklı ilerlemelerin getirdiği değişiklikleri keşfetme çabalarını pekiştirmesi gerekmektedir.

Kaynaklar

The age of digital interdependence: https://www.un.org/en/pdfs/DigitalCooperation-report-for%20web.pdf

How technology is changing the landscape of economic development: https://researchfdi.com/how-technology-is-changing-the-landscape-of-economic-development/

The Impact of Technological Innovation on Economic Growth: Evidence from China: https://www.atlantis-press.com/article/125966293.pdf

Impact of Technological Progress on Economic Growth in Developed Countries.  Accounting For Model Uncertainty and Reverse Causality: https://bibliotekanauki.pl/articles/2049830.pdf

The Impact of Technological Achievement on Economic Growth: Evidence from a Panel ARDL Approach: https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/2077476

The opportunities and risks of leveraging technology in Africa: https://www.accord.org.za/analysis/the-opportunities-and-risks-of-leveraging-technology-in-africa/

Artificial intelligence and Africa: https://www.un.org/africarenewal/magazine/march-2024/artificial-intelligence-and-africa