Korona virüsü salgınının tüm küreye yayılmasıyla birlikte az gelişmiş veya gelişmemiş olan ekonomilerin yaşadığı zorluk da etkisini hissettirmeye başladı ve küresel inisiyatifin alınmasının elzem olduğu ortaya çıktı. Bu noktada yapılacak uluslararası bir yardımın hayati önem taşıdığı yerlerden biri de şüphesiz dünyanın en yoksul ülkelerinin büyük bölümünün yer aldığı Sahraaltı Afrika’dır. Bu bağlamda Fransa’nın Afrika ülkelerinin borçlarına çözüm arayarak kıtada özellikle son yirmi yılda varlık gösteren aktörlerle girdiği mücadelede “talancı” liderliğini koruma ve sürdürme çabaları küresel pandemiyle birlikte de dikkat çekmektedir.
Mart ayı sonlarında, Afrika Birliği maliye bakanları, uluslararası toplumdan, Kovid 19’la mücadele kapsamında, 44 milyar dolar borçlarını ve faizlerini geri ödemek için kullanmak üzere, toplam 100 milyar dolar yardım istedi.[i] Nitekim halihazırda güçsüz olan ülke ekonomileri, aynı zamanda büyük dış borçların yükünü taşıyor. Dünya Bankası verilerine göre, son on yılda, Afrika’nın borcu 365 milyar dolara ulaştı ve bunun 145 milyar doları Çin’e olan borçlar (RTL- Radio Téle Luxembourg).[ii] Ayrıca, Afrika'nın dış borcunun yaklaşık yarısı ticari bankalar tarafından tutuluyor. Fransız Le Monde gazetesinin haberine göre, 2008’de yaşanan küresel mali kriz, Afrika devletlerini finansal piyasalara çekmede belirsiz bir etki yaratmıştı. O dönemde, düşük faiz oranları Afrika hükümetlerini büyük ölçüde dolar veya avro gibi döviz cinsinden borçlanma senetleri olan eurobondlar çıkarmaya zorlamıştı. Ancak bugün faiz oranları yükseliyor, %5 ile %10 arasında dalgalanıyor ve devlet maliyesini baskı altına alıyor.[iii] Dolayısıyla ülke ekonomileri ciddi bir tehdit altında ve acil yardımlara ihtiyaç duyuluyor. Gerek hibe desteğinin sağlanması, gerekse var olan dış borçların silinmesi söz konusu ülkeler açısından büyük önem taşımaktadır. İngiliz STK’larından Jubilee Debt Campaign’e göre, Afrika ülkelerinin çoğunda, aslında, sadece dış kamu borcunun iptali ekonomik bir çöküşten kurtarabilir, çünkü bunların geri ödemesi devlet gelirlerinin ortalama %13’ünü oluşturuyor.[iv]
Yüzyılın en büyük ekonomik krizi karşında uluslararası kurum ve kuruluşlar Afrika’nın yoksul ülkeleri için bütçe ayırmaya veya en azından sorunu dillendirmeye başladı. İlk olarak Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) 30 Mart’ta, Afrika ülkelerinin, 236 milyar dolarlık borçlarının ertelenmesini veya iptal edilmesini önerdi. Avrupa Birliği (AB), 8 Nisan’da Afrika ülkelerine yönelik olarak 3,25 milyar avroluk yardımda bulunulacağını açıkladı. Öte yandan Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian da, Afrika'daki Kovid 19 ile mücadeleye 1,2 milyar avro ayıracaklarını duyurdu.
Son olarak Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da 13 Nisan’da gerçekleştirdiği Ulusa Sesleniş konuşmasında korona virüsüyle mücadelede hem ulusal hem de uluslararası çözüm önerilerini dile getirdi. Macron’un konuşmasında dikkat çeken detaylardan biri de uluslararası toplumdan Afrika’dan alacakları borçları iptal etmelerini istemesi oldu. Dayanışma ve işbirliği vurgusu yapan Macron, konuşmasında durumu şöyle ifade etti: ‘‘Afrikalı komşularımıza, ekonomik planla borçlarını büyük ölçüde iptal ederek yardım etmeyi bilmeliyiz.’[v]
Macron, ertesi gün verdiği bir röportajda konuyla ilgili daha detaylı açıklamalarda bulundu. Sağlık, ekonomi ve iklim koşullarından ötürü kıtanın uluslararası dayanışmaya ihtiyaç duyduğunu belirten Macron, Afrika’ya sağlık alanındaki kapasitesini artırmak için ekonomik yardımların yapılması gerektiğinin de altını çizdi. Ayrıca 2012 yılında GSYİH’ya göre Afrika’nın Fransa’ya %30 olan borcunun bugün %95 olduğunu ifade etti ve Fransa gibi dünyanın önde gelen ekonomilerinin bu ekonomik krizde Afrika’ya yardım etmesini ahlaki ve insani bir görev olarak nitelendirdi.[vi]
Uluslararası Para Fonu (IMF) da, Macron’un konuşmasından birkaç saat sonra dünyanın en yoksul 25 ülkesi için uluslararası bir dayanışma çağrısında bulundu. Çoğunluğunu Sahraaltı Afrika’nın oluşturduğu ülkeler şöyle: Benin, Burkina Faso, Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad, Komorlar, Kongo DC, Gambiya, Gine, Gine-Bissau, Liberya, Madagaskar, Malavi, Mali, Mozambik, Nijer, Ruanda, Sao Tome ve Prinsipe, Sierra Leone ve Togo[vii]. Bu ülkelerin borçlarını azaltmak için farklı çözümler konuşuluyor. Moratoryum (ödenmesi gereken borçların ertelenmesi), rahatlama, yeniden planlama veya kesin borç iptali gibi çözümler masada olan seçenekler arasında.
15 Nisan’da, G20 ülkeleri maliye bakanları ve merkez bankası başkanları toplantısında, IMF’nin acil yardım çağrısı tartışıldı ve aktörler konuyla ilgili anlaşmaya vardı. Yapılan açıklamada, yoksul ülkelerin borçlarının geri ödemelerinin askıya alınmasının desteklendiğinin altı çizilerek kreditör ülkelerin yer aldığı Paris Kulübü tarafından kabul edilen borç servisini askıya alma girişimi için koordineli bir yaklaşım üzerinde anlaşıldığı aktarıldı.[viii] Aynı zamanda 40 Sahraaltı Afrika ülkesinin dahil olduğu, dünyanın en fakir ülkelerinden 76’sının borcu için bir yıllık moratoryum kararına varıldı.[ix]
Sonuç olarak, alınan kararların neticesinde elde edilen sayısal verilerin yanında, bölgesel dengeler üzerinde oluşacak psikolojik algı da üzerinde düşünülmesi gereken hususlardandır. Bu bağlamda Fransa’nın asıl amacının ne olduğu tartışılmalıdır. Farklı bir ifadeyle, Macron gerçekte Afrika borçları sorununun çözüme kavuşmasını sadece insani bir sorumluluk olarak mı amaçlıyor, yoksa post korona döneminde oluşacak tabloda kazanan tarafta olma niyetinde mi?
Afrika’dan aldığı beşeri ve maden kaynağı gücüyle dünyanın en önemli savunma sanayisine ve nükleer gücüne sahip ülkelerinden biri olan Fransa, pandemiye karşı sağlık sektöründe ulusal bir kriz yaşarken, uluslararası alanda da prestij kaybına uğradı. Zira salgının Avrupa’daki en önemli merkezlerinden biri de Fransa. Dolayısıyla Fransa açısından bakıldığında, bir an önce hayati kararlar alarak salgın sonrasında oluşacak yeni konjonktürdeki yerini sağlamlaştırması gerekiyor. Bu noktada atılacak adımların geri dönüşünün hesaplanması oldukça önemli. Avrupa Birliği’nin geleceğinin belirsiz olduğu şu günlerde, Fransa’nın, bölgesel ve küresel anlamda büyük güç olarak varlığını sürdürebilmesi için ihtiyaç duyduğu stratejilerden biri de şüphesiz Afrika’ya karşı sergilediği/sergileyeceği tutumdur. Nitekim Afrika ülkelerinin önemli çoğunluğu, Fransa’nın, üretimden tüketime kadar birçok alanda hitap ettiği önemli bir pazardır. Aynı zamanda hem sömürge döneminde, hem de sonraki dönemde Fransa, Afrika’nın sahip olduğu zengin kaynaklardan tek taraflı kazanç sağlamış, bugünkü gücüne ulaşmış ve bu gücü yine aynı kaynaklarla koruma zihniyetinde olmuştur. Ne var ki, Afrika ülkeleri durumun farkındadır ve tek kazananı olan bu ilişkiyi değiştirmeye çalışmaktadırlar. Buna verilecek en somut örneklerden biri de Orta ve Batı Afrika ülkelerinin 2020 itibariyle Frank CFA’sının yerine kendi para birimine (ECO) (ECO hakkındaki tartışmalara rağmen) geçme kararıdır.
Dolayısıyla kıtadaki varlığı sorgulanan Fransa’nın pandemiyle mücadelede, Afrikalı partnerlerine vereceği destek olumlu karşılık bulabilir. Zira şimdiden salgının olumsuz etkilerinin görülmeye başlandığı Afrika ülkeleri ekonomik yardımlara ihtiyaç duyuyor. Bu bağlamda Fransa’nın üst düzeyde yardım yapma ve/veya yardımı teşvik etme hamleleri, muhatap ülkelerdeki olumsuz algıyı dönüştürebilme çabası olarak okunabilir. Bölgesel açıdan bakıldığında ise durum, Çin’in kıtaya yönelik uyguladığı borç tuzağı diplomasisine bir meydan okuma olabilir. Diğer taraftan, Fransa’nın söz konusu yardım söylemlerini, son zamanlarda uluslararası gündeme konu olan ve yoğun eleştiri alan, Fransa’nın geliştireceği virüs aşısının Afrika’da denenmesi tartışmalarını gölgeleyecek bir araç olarak kullandığı da düşünülebilir.
Yani kısaca, Fransa krizi fırsata çevirerek Afrika’da kaybettiği imajı yeniden kazanmaya çalışıyor. Ancak, yapacağı hiçbir yardımın Fransa’nın Afrika ülkelerinde sebep olduğu yıkımı ve kaybı unutturacak büyüklükte olamayacağı bir gerçektir.
[i] Birleşmiş Milletler Afrika Ekonomi Komisyonu, (23 Mart 2020), Les ministres africains des finances appellent à une riposte coordonnée contre le COVID-19 pour atténuer l’impact négatif sur les économies et la société, https://www.uneca.org/fr/stories/les-ministres-africains-des-finances-appellent-à-une-riposte-coordonnée-contre-le-covid-19, (Erişim: 16.04.2020). [ii] RTL- Radio Téle Luxembourg, (15 Nisan 2020), Coronavirus : qu'est-ce que la dette des pays africains, que Macron veut annuler ?, https://www.rtl.fr/actu/international/coronavirus-qu-est-ce-que-la-dette-des-pays-africains-que-macron-veut-annuler-7800395289, (Erişim: 16.04.2020). [iii] Le Monde, (14 Nisan 2020), Coronavirus : Emmanuel Macron plaide pour une annulation de la dette africaine, https://www.lemonde.fr/afrique/article/2020/04/14/emmanuel-macron-plaide-pour-une-annulation-de-la-dette-africaine_6036528_3212.html, (Erişim: 16.04.2020). [iv] Jubilee Debt Campaign, (12 Nisan 2020), Sixty-four countries spend more on debt payments than health, https://jubileedebt.org.uk/press-release/sixty-four-countries-spend-more-on-debt-payments-than-health, (Erişim: 16.04.2020). [v] Emmanuel Macron, (13 Nisan 2020), Adresse Aux Français, https://www.elysee.fr/emmanuel-macron/2020/04/13/adresse-aux-francais-13-avril-2020, (Erişim: 16.04.2020). [vi] RFI-Radio France International, (15 Nisan 2020),Emmanuel Macron sur RFI: «Nous devons la solidarité à l'Afrique» face au coronavirus, http://www.rfi.fr/fr/podcasts/20200415-emmanuel-macron-rfi-afrique-raoult-coronavirus-covid-dette, (Erişim: 16.04.2020). [vii] BBC NEWS, (14 Nisan 2020), FMI: allègement de la dette à 25 pays pauvres, https://www.bbc.com/afrique/region-52275885, (Erişim: 16.04.2020). [viii] EURONEWS, (16 Nisan 2020), Covid-19: Dünyanın Rn Büyük 20 Ekonomisinden Yoksul Ülkelere Bir Yıllık Borç Erteleme Kararı, https://tr.euronews.com/2020/04/16/covid-19-dunyan-n-en-buyuk-20-ekonomisinden-yoksul-ulkelere-bir-y-ll-k-borc-erteleme-karar, (Erişim: 16.04.2020). [ix] TV5 Monde Afrique, (15 Nisan 2020), Coronavirus : comment annuler la dette africaine ?https://afrique.tv5monde.com/information/coronavirus-comment-annuler-la-dette-africaine, (Erişim: 16.04.2020).
Comments